Fenerbahçe de hem futbol hem de atletizm

Fenerbahçe kurulduğu 1907 tarihinden beri 14 farklı branşta boy gösterdi. Şu anda ise kulüp bünyesinde 9 branş yer alıyor. Aslında bakıldığında futbol, basketbol ve voleybol gibi takım sporları hep popüler olsa da sarı-lacivertli kulüpte atletizm, boks, yelken, yüzme ve masa tenisi gibi çok değerli branşlar da göze çarpıyor.
Ancak atletizmi ayrı bir kenara koyarsak burada tarihi bir başarı hazinesi yatıyor. Fenerbahçe Spor Kulübü, atletizmde gerçek anlamda Türk sporunun lokomotifi olarak dikkat çekiyor.
Kadın ve erkeklerde Fenerbahçe atletizmde hep tarihi sporcular, büyük madalyalar ve unutulmaz ilklerle Türk bayrağını onurlandırdı.
Erkek takımı: 1987 yılından beri düzenlenen Türkiye Atletizm Süper Ligi’nde 2020’ye kadar 34 sezonun tamamında ilk ikide yeralıp 22 şampiyonlukla en yüksek yeri tutmaktadır. Sarı-lacivertliler 1929-1988 arasında düzenlenen İstanbul Kulüplerarası Atletizm Şampiyonası’nda da 24 şampiyonlukla en başarılı kulüp oldu. 1952’den 1987’ye kadar düzenlenen Türkiye Kulüplerarası Atletizm Şampiyonası’nda da 11 Türkiye şampiyonluğu kazandı.
Kadın takımı: Bu zamana kadar 9 lig şampiyonluğu, 16 lig ikinciliği aldı. Kros Ligi’nde de 3 şampiyonluk elde edildi.

Sarı-lacivert nefer: Eşref Aydın
Fenerbahçe’nin atletizm şubesinde Eşref Aydın’ın ismi her zaman sevgiyle anılıyor. Düzce Topuk Yaylası Tesisleri’nde atletizm pistine adı verilen ünlü spor adamı Eşref Aydın 8 şubat 2014 tarihinde 91 yaşında vefat etmişti.
Fenerbahçe’ye hem sporcu hem de yönetici olarak uzun yıllar hizmet etti.
1940-46 yılları arasında uzun mesafe koşularında dikkat çekti. 1942 yılında 10 bin metrede 33.03.0 ile Türkiye rekorunu kırdı. 1943 yılında 5 bin metrede 15.45.1 ile; 10.000 metrede 32.44.0 ile iki Türkiye rekorunun daha sahibi oldu. 1944 yılında 5 bin metrede Balkanların en iyi derecesini elde etti.
ABD’de bir süre Nebraska Üniversitesi’nde eğitim gören Eşref Aydın, Fenerbahçe’de sırasıyla şu görevlerde bulundu: Fenerbahçe Atletizm Şubesi Kaptanlığı, Fenerbahçe Profesyonel Futbol Takımı Kondisyon Hocalığı, Fenerbahçe Spor Kulübü Yönetim Kurulu Üyeliği, Amatör Şubeler Direktörlüğü, Genel Sekreterlik, Asbaşkanlık, İkinci Başkanlık ve Başkan Vekilliği.

Ünlü yıldızlar
1990’lar ve 2000’lerde Fenerbahçe’de birçok ünlü atlet yer aldı. Donovan Bailey, Ionela Tarlea, Merlene Ottey ve Tatyana Polnova gibi dünyaca ünlü atletler herkesin dikkatini çekti. Ayrıca Kemal Koyuncu, Ercüment Olgundeniz, Anzhela Atroshchenko, Ebru Kavaklıoğlu, Eşref Apak, Halil Akkaş, Karin Melis Mey, Semra Aksu, Filiz Kadoğan, Nevin Yanıt ve Serap Aktaş gibi ünlü Türk atletler de sarı-lacivertli formayı taşıdı. Son dönemde Yasmani Copello Escobar, Ramil Guliyev ve Eda Tuğsuz’un dünya ve Avrupa şampiyonlukları bu başarılı geleneği sürdürdü.

Sezonu şampiyonlukla noktalayan Trabzonspor'un U16 takımında santrfor olarak oynayan Yasir, aynı zamanda Fenerbahçe formasıyla da atletizm yapıyor. 16 yaşındaki başarılı sporcu, geçen hafta Denizli'de Sarı Lacivertliler adına katıldığı Türkiye Şampiyonası'nda yüksek atlamada 1.97'ye sıçrayarak Türkiye 3.'sü oldu.

Fenerbahçe ile Trabzonspor arasında özellikle yeşil sahada yıllardır devam eden gerilim, spor sevdalısı 16 yaşında bir genç tarafından kırıldı. Trabzonspor'un U16 takımında santrfor olarak forma giyen 2006 doğmul Yasir Kuduban, aynı zamanda Fenerbahçe forması giyen başarılı bir atlet. Yüksek atlamada Fenerbahçe adına yarışıp 1.97 ile Türkiye Kulüpler Şampiyonası'nda da 1.93 atlayıp Sarı Lacivertliler'in şampiyonluğuna katkı veren Yasir, iki forma giymenin gurrunu yaşıyor.

Fenerbahçe formasıyla atletizm yapmasının sanıldığı gibi bir olumsuz tepki getirmediğini belirten Yasir Huduban, "Arkadaşlarımdan, hocamdan, ailemden, mahallemden öyle rahatsız edici bir tepki görmedim. Az sayıda şasıran kişilerin hepsi 'Hocan, kızmadı mi? Nasıl izin verdiler?' dedi. Onlara da detayıyla anlatınca hepsi 'Helal olsun sana' yanıtını verdiler. Ben elbette Trabzonsporluyum. Benim için Trabzon elbette en önde gelir ancak Fenerbahçe de bana olanak tanıdı, destek oldu. Babam da ben de spora gerçek anlamda sporcu ruhuyla bakıyoruz. Bence iki kulüp arasında renklerin farkı yok, önemli olan sporda başarılı olabilmektir" ifadelerini kullandı.

"En büyük hayalim olimpiyat "
Futbolu da atletizmi de gitti yere kadar yapabilmeyi çok istediğini belirten Yasir Kuduban. "Atletizmde en büyük hedefim ve hayalim milli takım formasını giyip ülkemi olimpiyatlarda temsil edebilmek. Bu hayalim doğrultusunda bana kim olanak tanır, imkan sunarsa oraya yönelirim. Hedeflerim arasında Trabzonspor A takımında oynamak da var" ifadelerini kullandı.

Hem futbol hem de atletizmden sembolik de olsa para kazandığını aktaran Yasir Kuduban, "Fenerbahçe'den ayda 600 lira, Trabzonspor'dan 800 lira, Türkiye Olimpiyat Hazırlık Merkezi'nden de bin 500 lira alıyorum. Bu paralarla kendi ihtiyaçlarımı aileme yük olmadan karşılıyor, bazen de aileme destek oluyorum. Krampon ve çivili ayakkabılarımı da bu paralarla aldım" dedi.

"Fenerbahçe'nin sunduğu imkanı asla unutmam"

"7 yaşında Trabzon altyapısında futbola başladım. Yaşıtlarım arasında boyum daha uzundu. Beden eğitimi öğretmenim Erkan Şahin beni yüksek atlamaya yönlendirdi. Hem futbolu hem de atletizmi bir arada sürdürmeye başladım. Trabzonlu ve Trabzonsporlu olsam da Fenerbahçe'nin bana sunduğu imkanı asla unutmam.

Bölgelerarası ve Türkiye şampiyonalarında birincilikler aldım. Fenerbahçeli yöneticilerin dikkatini çektim. Bana Fenerbahçe adına yarışmamı teklif ettiler. Kabul ettim çünkü atletizm yarışmalarına gitmek, konaklamak ve diğer giderler yüklü bir miktar tutuyordu. Rekabete ragmen ben her iki ku-lüpte de spor yapmanın zevkini tadıyorum."

Kaynak: Hürriyet

Fenerbahçe Spor Kulübü ne zaman kuruldu?

Yasir kuduban kimdir?